Dünyanın en güzel mefhumlarından biridir ve hatta belki birincisidir. Peki birbirimize olan bağıntının öneminin çıktığı ve internetin tamamen özelimizi işgal ettiği bugünlerde bunu nasıl koruyacağımızı düşünmekten başka dünyanın aşırı önemli bir görevi yok kanaatimce. Sanırım bu çağda özgürlüğe giden yolun anahtarı herkesi her eksiklikleriyle kabul etmekten geçiyor. Oysa biz tam aksi yoldayız, ve halklar olarak birbirimizden daha çok kısıtlanma talep ediyoruz. sol kanat en ufak ifadeleri bile linç etme bahanesi olarak kullanırken, sağ ana akım hariç her türlü cinsel yönelim ve cinsiyeti bir çeşit karalama aracı olarak kullanmaktadır. Bir an evvel bir zihniyet değişimine gidilmediği taktirde bunun sonuçları çok ağır olacak. Zira kendi içimizde özgürlüğü koruyamazsak, özgürlük Hegelyen biçimde otoriter ülkelerin halkın tini biçiminde zuhur etmesi olarak algılanacak ve ikinci tip küreselleşme dünyayı büyük bir otoriterleşme sürecine götürecek.