Baruch Spinoza, 17. yüzyılın önemli filozoflarından biridir ve metafizik düşünceleri, Tanrı ve evrenin doğasına dair farklı yorumlarla ilgilidir. Spinoza'nın görüşlerini panteizm ve panenteizm açısından değerlendirmek için, her iki terimi de açıklamak önemlidir.
Panteizm: Panteizm, Tanrı'nın ve evrenin aynı şey olduğunu ve her şeyin Tanrı'nın bir parçası olduğunu savunan bir düşünce sistemidir. Panteistler, Tanrı'nın evrendeki tüm varlıklar ve olaylar aracılığıyla tezahür ettiğine inanır.
Panenteizm: Panenteizm, evrenin Tanrı'nın bir parçası olduğunu, ancak Tanrı'nın evrenin ötesinde de var olduğunu savunan bir düşünce sistemidir. Panenteistler, Tanrı'nın evreni aşan ve ondan bağımsız bir varlık olduğunu kabul eder.
Spinoza'nın düşünceleri, genellikle panteizmle ilişkilendirilir. Spinoza, "Ethica" adlı eserinde, Tanrı'nın ve evrenin aynı varlık olduğunu savunur. Ona göre, Tanrı veya "Natura naturans" (doğayı yaratan doğa) olarak adlandırılan şey, sonsuz niteliklere sahip tek bir varlıktır. Bu varlık, "Natura naturata" (yaratan doğa tarafından yaratılan doğa) olarak adlandırılan tüm varlıkları ve olayları içerir. Bu nedenle, Spinoza'nın görüşleri panteist olarak kabul edilir.
Ancak, Spinoza'nın düşünceleri bazen panenteist unsurlarla da ilişkilendirilir, çünkü evreni Tanrı'nın tezahürleri olarak görmektedir. Yine de, genel olarak kabul gören düşünce, Spinoza'nın felsefesinin öncelikle panteist olduğu yönündedir.